Page 37 - Gulsa Magazin 6
P. 37
geliyor. Yalnız ben oralardayken bu gayzer susmuştu, sakin bir Genelde konaklama yapılan Vik’in yakınındaki Dirholaey’de
gölet halindeydi. Depremler sonrası coştuğu söyleniyor. simsiyah falez ve kumsalları görmeden geçilmemeli.
Onun aksine komşusu, Strokkur gayzeri oyungaçtı, fotojenikti, Jokulsarlon’da aynen Patagonya’da Perito Moreno’daki gibi
muhteşemdi– bizi eğlendirmek için 5-10 dakikada bir 30- 40m (fark oradaki gibi bu kopmalar patlamalar halinde olmuyor) ko-
yüksekliğe suları sıçratarak patlıyordu. Aşırı meraklı bir grup Ja- pan ve ortalıkta dolaşan buz parçalarını görerek, hem karada
ponun, rüzgarın yönünü ihmal ederek su patlamasının menzili- hem suda gidebilen bir araçla yakınlarında dolaşabilme imkanı
ne girmeleriyle fotoğraf makineleri, kameraları dahil sırılsıklam bulunuyor. Burası aynı zamanda James Bond filmlerinden “Die
olmalarına tanık olmuşluğum var. Another Day” in çekimlerinin yapıldığı yer. Hofn’dan sonra, do-
ğuda fiyortlar derinleşiyor, uzun inişli, çıkışlı rampalar başlıyor-
Karşılaştırma için Yellowstone’daki benzer yükseklikte su sü- du. Bu fiyortlardan birinin dibindeki otelde tek müşteri olarak
tunu olan Old Faithful geysirinin 30 ile 100 dakikada bir “faali- kaldık. Resepsiyon görevlisi bu “tenhalığa” rağmen asla fiyat-
yet gösterdiğini belirtmeliyim. tan indirim yapmadi! (Blaffell hotel), Başta anlattığım “Siz iki
gün sonraki kalabalığı görünüz, NASA’dan bir komisyonun bu-
Daha sonra Grand Route’u yapmak için adayı çepeçevre dola- rada su toplantısı olacak!!!” konuşması işte bu otelde geçmişti.
şan Route 1’e girdim. Bu anayol çok geniş olmasa da düzgün İşin daha da komik yanı rezervasyon yaparken programda gö-
asfaltlı ve bakımlıydı. Tüm gezi boyunca İzlandalıların yol yapı- rülen ve sadece bir oda doluyken nasıl olacağını kestiremedi-
mı ve bakımına verdikleri önem dikkatimi çekti, yol boyu asfalt ğim açık büfe kahvaltı çok zengin olarak aynen vardı. Ertesi gün
makineleri çalışıyordu, Roma’da karşılaştığım arkadaşımın ku- adanın doğusundan kuzeyine doğru yol alırken coğrafi olarak
laklarını çınlattım. daha bir step, çorak, çakıl değişimler görüldü. Mytvatn bölgesi
en ilginç, garip bölgelerdendi. Kurak, taş, toprak çakıl arasında
Route 1, en önemli “highlight”ları da görme imkanını veriyordu
ve en basitinden bir kiralık araba fazlasıyla yetiyordu.
Route 1’den adanın içlerine, volkan ve buzullara doğru yol al-
mak için ise esaslı 4x4’ler gerekmekte. Bazen onlar bile yetme-
mekte – rotları kırık, yol kenarında terk veya çekiciler tepesinde İlk gün, İzlanda’ya akşama doğru varaca-
gördüğüm 4x4’ler bunun ispatıydı. ğımdan sonradan çok isabetli olacağının
Manzara çok değişkendi. Kah ay yüzeyi gibi araziler, kah simsi- farkına varacağım bir kararla havaalanına
yah kumlu ve taşlı volkanik topraklar, kah çok yüksekten akan yakın “Guesthouse Keflavik”te kaldım. Bu
şelaleler. hostelde kalmakla, karşıdaki hotel Kefla-
vik’in sabah saat 5’te başlayan muhte-
Seljalandfoss’ta yaya yolu bir şelalenin arkasından da geçiyor-
du ve böylece olayın, (şelalenin akmasının) “perde arkasını!” şem kahvaltısı dahil her türlü olanağın-
görmüş oldum. dan yararlanma şansını yakalamış oldum.
Skogarfoss’ta bir de çatısı ot olan eski İzlanda evlerinin bulun-
duğu bir müze var. Her iki şelale de görkemleriyle dünyanın ha-
tırı sayılır şelaleleri arasında yer alıyor.
35
sayfa