Page 94 - Gulsa Magazin 6
P. 94

- Günaydın ustam. Nasılsın?                     - Neden?
             - Oooo, günaydın Hocam. İyiyiz inşallah.        - Geçen yıllarda kış yumuşak geçtikçe, yazın sıcak delir-
             - #Hayır’dır?                                   tiyordu. Geçtiğimiz yaz, inan bana, gece 1’e kadar uyku
             - İzmir’in ayazı geri döndü baksana. Dondum kaç gün-  tutmazsa, (gülerek) kalkıp duş alıp dama çıkıyordum.
             dür.                                            - (daha çok gülerek) Allah iyiliğini versin. İzmir’de dama
             - Hatırlarsın, bizim gençliğimizde İzmir’in ayazı için ne   mı çıkılır Cafer Usta?
             derlerdi? Kemiğine işlemeye vizesi olan tek ayazdır.  - Hocam ihtiyaç varsa, damın şehri mi olur?
             - (gülerek) Hocam bunu duymamışım ama çok iyiymiş.   - Cafer Usta yine iyisin valla. (gülerek) Lafı alnıma ya-
             Kim demişse, doğru demiş. Kumru mu vereyim yine?  pıştırdın.
             - Yok, bugün simit peynir alayım.               -  (biraz mahcup)  Estağfurullah Hocam. Hoca’nın lafı
                                                             üstüne, laf mı söylenir?
             - Şöyle güzel kızarmışından vereyim mi? Ben de en çok
             öylesini severim.                               - Esas Hoca’nın lafının üstüne laf söyleyeceksin ki,
             - Hadi ver bakalım. İnşallah şu soğuklar biter de seni   Hoca titreyip kendine dönsün.
             burada donmuş bulmayız.                         - (çok gülerek) Hocam valla billa ki sen de çok iyisin.
             - İlahi hocam. Yalnız umudum bu yazın iyi geçeceği yö-  - (keyifle) Sağ olasın. Hadi Hayır’lı Cumalar!
             nünde.                                          - (keyifle) Senin de Hayır’ların bol olsun Hocam.







           değil mi?” diyeceksin. Boş ver biz mu-  - Hayırdır? İlk defa keyifsiz
           habbeti kapatalım burada.          gördüm  seni. (sonradan fark
           - Hadi öyle olsun. İşler nasıl peki? Millet   ederek) Oooooo; simit araban
           yazlıklardan döndü; artmıştır kazancın.  yenilenmiş. Hayırlı olsun. Pek
                                              de fiyakalıymış.
           - Arttı da Hocam; insanoğlu aldıkça, ka-
           zandıkça ister. Gözü hep ötede olur. O   - Hocam problem de o zaten.
           yüzden, Allah hakkımızı versin; başka   - Neden ya? Bak ne güzel es-
           da istemem. Ama önce sağlık. Sağlık ol-  kisini göndermiş; yenisini al-
           madan kazancın da önemi olmaz.     mışsın.

           - Elin iyice iyileşti mi?          - Ben göndermedim ki eskisini.
           - Bak nasıl hatırladın hemen. İyiyim   Belediye zorunlu tuttu bunları
           Hocam; aksilik etmeseydim, çoktan iyi-  almaya. Eskisinden çok mem-
           leşirdi ya. O da benim inadım. Bak nasıl   nundum. Hem gerçekten es-
           tutuyorum demiri.                  kimemişti bile. Belediye’den
           - Bir daha geçmiş olsun. Demiri bol tut-  birileri karar almış; tüm araba-
           malar sana. Hadi kolay gelsin.     lar yenilenecek diye. Eski yeni
                                              bakmadan hepsini bir günde
           - (gülerek) Size de Hocam. Bereketli bir   değiştirdiler. Bir de durduk yerde 7000   ya. Sen gitsen şimdi, bak burada tüm
           gün olsun.                                                           müşterilerin, kuşlar, Osman filan özler-
                                              gayme borçlandırdılar beni.
           - Eyvallah! :)                                                       dik seni.
                                              - Nasıl olur ya? İtiraz etmediniz mi?  - (zorla da olsa gülümseyerek) Hocam
                                              -  Hocam  koca  belediye  bu.  İtirazı  kim   sizler başım üstüne ama verdikleri şu
           ___________________________        dinler? Hem kim bilir, kimlere, ne pa-  mala bak ya. Benimki resmen ağır ak-
                                              ralar kazandırdılar? Almayacağız diye   sam metalden oturaklı, tumturaklı bir
           - Günaydın Cafer Usta.             kalkıştık birkaç arkadaş; izninizi iptal   arabaydı. Verdiklerinin boyasını sök;
           - (sıkkın) Aydın olsun Hocam.      ederiz dediler.                   hurda diye almazlar. Bak şimdi şu rafla-
                                              - Hadi ya. Üzüldüm bak. Ama boş ver   ra, gözlere. Ben bunlara bile alışamam.



                92



            sayfa
   89   90   91   92   93   94   95   96   97   98   99